İş Sağlığı ve Güvenliği’nde (KKD) Kişisel Koruyucu Donanımlar

03.07.2023
289

Her işin, her faaliyetin kendine has Kişisel Koruyucu Donanımı veya günlük yaşantımızda kullandığımız adıyla KKD’si vardır. Kişisel Koruyucu Donanımların çeşit çeşit, cins cins özellikleri vardır. KKD olmadığında meydana gelmesi mümkün bir iş kazasında; can kaybı, muhtemel bir uzuv kaybı, mutlaka maddi zarar olacaktır. KKD olduğunda bu kayıplar olmayacağı gibi, zaman kaybı dahi olmayacaktır. Kişisel Koruyucu Donanım maliyeti, kaza maliyeti yanında kıyaslanamayacak kadar minicik bir seviyededir. Ancak İGU çoğunlukla bu donanımların temini için işvereni ikna etmek zorunda kalmaktadır.

Bir sürü çaba ve gayret sonunda elde edilen KKD’ler çalışanlara teslim edilir. Çalışanın ilk tepkisi: “Şefim ben bununla çalışamam. Bu malzeme beni korumaz. Aksine elime ayağıma takılır. Kaza yapmama neden olur.”  olmaktadır. Bunun yanında bedenine uygun olmadığını iddia etmeler, ürünün kalitesiz olduğunu ileri sürmeler, daha neler neler….

kişisel koruyucu donanım-kkd

KKD Kullanımı ve İGU’lar

Peki İGU neden bunlarla uğraşmak zorunda kalmaktadır?

Kendi canını kurtarmak için mi? Hayır.

Kendi parasını kaybetmemek için mi? Hayır.

İGU  sadece işini yapmaktadır bu çabalarını yaşarken… İGU”nun amacı olası iş kazasını öngörmek ve bu kazanın oluşmasını önlemektir. Bunu başardığında çalışanın can kaybı ve can yanmasını önleyecek ve/veya işverenin mal ve para kaybını önleyecektir.

Araç kullanırken emniyet kemeri takmak alışkanlığının sağlanması maddi cezalarla, insanı bunaltan ikaz düdükleriyle, kamu spotu ikazlarıyla, eğitimle ve daha bir sürü uygulamalarla sağlanmıştır. Bu çabalar gitgide azalmaktadır. Umuyoruz ki İGU’ların KKD kullandırma çabaları da zamana bağlı olarak azalacaktır. Otomatik refleks olarak KKD kullanımı artacak ve gelişecektir. Hatta çalışan bu konuda çalışmaktan kaçınma hakkını kullanacaktır.

kişisel koruyucu donanım-kkd

İş Sağlığı ve Güvenliği sektöründen başka hiçbir sektörde işin emniyetinin alınması için ek çalışma yapılmasına gerek yoktur. Bir cerraha steril malzeme olmadan ameliyata giremezsin diyerek müdahale eden bir görevli yoktur. Cerrah zaten işinin gereğini yapar. Hiçbir inşaat mühendisi inşaat projesini yaparken eksik malzeme hesaplamaz. Bunun için birinin ikaz etmesine gerek yoktur. Hiçbir aşçı yemeğini pişirirken yemeğin içine konulması gereken malzemeler konusunda ikaz beklemez. Bilir ki o malzeme yemeğe konmazsa o yemek lezzet kazanmaz.

İGU, her meslek erbabı gibi işini hassasiyetle yapmaya kalkıştığı zamanlarda, çoğunlukla işveren tarafından da, çalışan tarafından da engellemelerle karşılaşır. Halbuki çabalarının karşılığı kendine değil çalışan ve işverene kazandıracaktır. İş kazası olduğunda da bütün çabalarına karşılık mahkemede de “Taksirle ölüm veya yaralanmaya sebep olmak” suçuyla yargılanmaktadır. “Ben işimi yaptım. Ancak KKD ‘yi o anda kullanmamış” şeklinde yaptığınız savunma da yetersiz kalmakta, hatta: “İkaz etmek sizi kurtarmaz, kullanmasını sağlayacaksınız.” şeklinde azara da maruz kalacaktır. Bunun neresinde hak vardır, hukuk vardır? Buyurun yorumunu siz yapın. İyi bir hafta diliyorum.

Ercan KIRCILAR

www.igubirlik.org.tr çerez politikası, hakkımızda
YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.